MTMD Dergi | Sayı: 3 | Temmuz-Ağustos-Eylül'2018

İşveren ve uygulamayı yapan taahhüt firmaları bu süreçten memnun olmamakla birlikte, taraflar işi bitirmeye kenetlendiği için zamanla yarışırken, şantiye ortamında sorunu çözmeye yönelik müdahalede bulunamamaktadır. Aslında söz konusu sorun şantiye ilişkileri içinde çözülebilecek bir konu da değildir. Proje tasarım müellifi ve sorumlulukları işin başında net olarak belirlenmeli, işletmeye alma sürecinin sonuna kadar proje müelliflerinin sorumluluğu devam ettirilmelidir. “Mekanik tesisat uygulaması başlamadan önce malzeme seçimi yapılmalı ve işveren tarafından onayı alınmalıdır.” Mekanik taahhüt yapan firmaların ve çalışanlarının en fazla sorun yaşadıkları diğer bir konu da malzeme seçimidir. Uygulama başlamadan hemen önce shop drawing tamamlanmalı ve kullanılacak tüm malzemeler seçilerek uygulama metotlarıyla birlikte işverene onaylatılmalıdır, normal süreç bu şekildedir. Son zamanlarda, örneğin pasif yangın durdurucu önlemler, sismik ve askılama sistemleri, otomasyon sistemleri seçimi ve tasarımı projenin en başında yapılmamakta, sonradan projenin gecikmiş bir aşamasında gündeme alınmaktadır. Teknik şartnamelerde ve shop drawinglerde eksiklik olması halinde, zamanla yarış halindeyken ve işi kaçırmak adına yapılan montajlarda mutlaka geri dönüşler olmakta, bu da işçilik montaj kalitesini düşürmekte, yapılan uygulamanın maliyetini artırmaktadır. Bitirilmiş ve hatta testleri tamamlanmış olan boru ve kanalı imalatlarına müdahale edilmekte, tadilat ve tamirat şeklinde yapılan montajlarda kötü sonuçlar ortaya çıkmaktadır. “Her projede Uygulama Metodu, tasarım ve detaylarına uygun olarak düzenlenmelidir.” Bilindiği gibi Uygulama Metotlarında, malzeme niteliği, montaj veya imalat yöntemi, kullanılacak alet ve avadanlıklar, test yöntemi, devreye alma yöntem ve aşamaları, iş güvenliği ve işçi sağlığı ile ilgili riskler ve önlemleri yapılacak imalata göre düzenlenir. Her bir proje için ayrı düzenlenmesi gereken Uygulama Metodu kopyala ve yapıştır olarak hatalı bir şekilde projeden projeye aktarılmaktadır. Son zamanlarda yapıların büyüklüğü göz önüne alındığında, kısa zamanda ve çok sayıda ustanın çalıştığı şantiyelerde, sistemlerin doğru tesis edilebilmesi, zamanında ve uygun kalite ile tamamlanabilmesi için çalışılan projeye ve yapıya uygun Uygulama Metotlarının düzenlenmesi gerekmektedir. Bu, özellikle genç mühendisler için uygulamaya başlamadan önce montaj işinin nasıl yapılacağını her yönüyle düşünme ve olası eksiklikleri önceden görme deneyimi edinmesi bakımından çok önemlidir. Bu şekilde, mühendisler tasarım ve detaylarına, uygulama yöntemine önceden vakıf oldukları için, en az teknik hata ile imalat yaptırabilir, yaptırdığı imalatın kalitesini kontrol ederken sorun yaşamaz ve sisteme olan olumsuz etkilerini önleyebilir. Uygulamayı yapan mühendis de yaptıran mühendis de aynı teknik doküman üzerinden görev ve sorumluluklarını doğru olarak yerine getirebilirler. Diğer taraftan mekanik tesisat uygulamalarında planlamanın önemi ortadadır. Ancak, ısıtma, soğutma ve havalandırma sistemleri yapının bir parçasıdır ve asıl inşaat disiplini tarafından oluşturulan master planların içine ve çoğu kez alt kırılımları da yapılmadan aplike edilmektedir. Bunu yanı sıra, gerçekçi hedefler belirlenmediği zaman, doğru montaj ve malzeme temin süreleri planlamaya dahil edilememektedir. Buna bağlı olarak, plansız ve idare edilmeyecek bir şantiye süreci başlamış olmakta, bütün işler karma karışık hale girmektedir. Bu kaos içinde mühendislik detayları tam olarak uygulanamaz hale geldiği için birçok teknik hata ortaya çıkmaktadır. Örneğin, zemin döşemesi (granit, seramik vs.), duvarı ve boyası tamamlanan mahallerde boru veya hava kanalı montajlarının yapılmasını birçok şantiyede görmekteyiz. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Son yıllarda gündemimize giren ve aslında mekanik uygulamaların önemli bir parçası olan “test, ayar ve dengeleme” konusu, projenin en başında öngörülmediği için, sistemlerin çalıştırılıp işverene tesliminde taahhüt firmalarına ilave maliyet yaratan ve sorunlu bir süreç olmaya başlamıştır. Bu kapsamda, tasarım kriterlerine göre shop drawing çalışmalarından başlayarak tüm uygulama süreci boyunca mekanik tesisat sistemlerinde gerekli teknik önlemler alınmalıdır. Sonuç olarak, mekanik tesisat uygulamalarında karşılaşılan hataların önüne geçebilmemiz için, yaşanan örneklerden yola çıkarak ve uygulama sürecinin her aşamasında olması gerekenleri tarif ederek ve kayıt altına alarak sektöre dahil olan tüm tarafları bilgilendirmek ve bunun sürekliliğini sağlamak önemli bir görev olarak önümüzde durmaktadır. 31 E-DERGİ • SAYI 3 teknik yazı dizisi

RkJQdWJsaXNoZXIy OTEzMQ==